İNGİLİZLERİN SON PROJESİ:LOZAN ANTLAŞMASI

24 Temmuz'u bazıları  çok önemser ,Ve bu tarihe müthiş yüklemeler yaparlar...

Niye mi?

Kemalist-solcular ve Beyaz Türkler,24 Temmuz 1923'de Lozan Antlaşması sonucu

"DEVLETİN TAPUSUNU ALDIK" derler..

Ya öyle mi?

Ülkenin tapusunu kim çalmıştı da onu geri aldınız..

Kimi kandırıyorsunuz be köle zihniyetli herifler !

Ülkenin tapusunu kimsenin aldığı yoktu..

Lozan'da bizim istediğimiz şeylerin hemen hemen hiçbirini alamadık..

Savaşı kazanmamıza rağmen aldığımız hiçbir şey yoktu..

İngilizler Lozan'da Türk delegasyonlarının önüne bir şey koydular:

"Osmanlı'nın yerine geçmek istiyorsanız yapacağınız tek şey vardır;

O da islam medeniyetini bırakacaksınız ve bize benzeyeceksiniz..

Yani atın İSLAMI ALIN TÜRK TOPRAKLARININ YÖNETİMİNİ" dediler..

Yalan mı?

Bakınız şimdi neler yazacağım…

5 Ocak 1918'de İngiliz Başbakanı Lloyd George:"Biz Türkiye'yi  başkentinden ve çoğunluğu Türk olan

Anadolu ve Trakya'nın zengin topraklarından mahrum etmek için SAVAŞMIYORUZ" demişti..

Peki ne için bizimle savaşıyorlardı?

Çok basit..

Sadece ve sadece Osmanlı'nın islama dayalı rejiminin bitirilmesi için savaşıyorlardı…

Bunun için ta 27 Kasım 1919'da Erzurum'da İngiliz Askeri sorumlusu Alfred Rawlinson bakınız Kazım Karabekir'e neler söylüyor? "-Biz sizinle barış yapmak istiyoruz.

Onun için Anadolu'da kuvvetli bir hükümet kurulmasını istiyoruz… Eğer Halifeliği ve Saltanat'ı bırakıp "Cumhuriyet"e geçip, Başkenti Bursa veya ANKARA yaparsanız size yardım etmeye hazırız"..

Karabekir bu teklifi 1 Ocak 1920'da telgrafla Atatürk'e bildirir…Yunanlıların Anadolu'yu işgal etmelerine geçici izin vermelerinin tek nedeni;

Osmanlı'nın yerine kurulacak yeni devletin kadrolarını Türk halkının gözüne sokmak içindir..

Onun için 14 Nisan 1921 yılına kadar İngilizler önce Yunanlılara yardım ettiler…

13 Haziran 1921'den itibaren İngilizler Atatürk'e yardım etmiştir…

Yoksa Yunanlılara kalsaydı İngilizlerin yardımı ile Tüm Anadolu'yu işgal etme niyetleri vardı..

İngilizler bir yandan Osmanlı'yı kıskıvrak yakalayarak adım attırmadı.

Diğer yandan Yunanlılara geçici işgal izni verdi ve Sakarya Savaşı öncesinde gizli ama bu savaşla birlikte açıktan hem Yunanlıların yenilmesini sağladılar,hem yetkileri eline almak için bekleyen Enver Paşayı diskalifiye ettiler.

Hem Osmanlı'yı sildiler,Hem de yerine yeni bir seküler rejimli bir hükümet kurduttular...

Türk-Yunan savaşı bittiğinde imzalanan Mudanya Antlaşması'nda çok enteresandır Yunanlı delegeler yoktu..

Ya kim vardı?

Projenin asıl rejisörü İngilizler ve diğerleri…

Sonra net barışın olması için bizi Lozan'a çağırdılar…

Türk delegesi oraya gittiğinde zerrece hazırlıkları yoktu…

Sadece ve sadece 5-10 sayfayı geçmeyen notlarla Lozan'a gidildi…

Her sıkıntı anında Lozan'dan Ankara'ya telgraf çekilirdi ama bu telgrafların tüm bilgileri İngilizlerin gözetiminde oluyordu...

Lozan'a giden delegelerin içinde kültürlü olan sonradan ölüm korkusuyla Türkiye'den kaçan

Kemalistlerce meczup diye sıfatlandırdıkları tek kişi RIZA NUR idi..

İnönü'nün kulakları duymaz ve zerrece sivil ve de diplomatik bilgisi yoktu…

Her şeyi organize eden Rıza Nur ve Yahudi Hahambaşı Hayim Nahum idi…

Rıza Nur yeni rejimin seküler-laik olacağının teminatını Lord Curzon'a verdiğini söyler…

Ayrıca Rıza Nur:"Lozan'da hiçbir şey yapmadıysak da 9 asırlık ‘’SELÇUKLU-OSMANLI DEVLET DÜZENİNE SON VERİP TARİHTEN SİLDİK" demiştir…

Lozan'da en önemli kaybettiğimiz şeyler:

Boğazların kıyamete kadar beleş geçilmesi(milyarlarca dolarımız gitti)

1936 yılına kadar buraların yetkisi bize verilmemişti…

Yunanistan'dan çok büyük bir tazminattan korkarak vazgeçtik…

Musul,Kerkük,Batı Trakya ve hemen yanımızdaki adaları kaybettik…

Hatta ve hatta İnönü Lozan'a giderken Mustafa Kemal kendisine:

"Baktınız ki barış olmuyor gerekirse Doğu Trakya'yı ve İSTANBUL'u da verebilirsiniz" demişti.

Lozan Antlaşması o kadar kötü idi ki 1.MECLİS ONUN İÇİN FESHEDİLDİ VE TÜM MUHALİFLER YOK EDİLDİ..

Daha sonra Kurtuluş Savaşı'ndaki tüm ileri düzeyde olan Mustafa Kemal'in silah arkadaşları TASVİYE OLUNDU..

Karabekir idamdan zor kurtuldu, Rauf Orbay yurt dışına kaçtı, Ali Fuat Cebesoy,Ali İhsan Sabis,Refet Bele, Selahattin Adil, Nuri Paşa, Halil Kut Paşa, Adnan Adıvar, Sakallı Nürettin Paşa, Mersinli Cemal Paşa,Cafer Tayyar Eğilmez gibi nice komutanların alayı devre dışı bırakılmıştı..

İnönü hatıralarında Lozan'da ne istedilerse verdik derken, İngilizler olmasaydı(yardımı olmasaydı) barış yapılamazdıyı da ekliyordu..

 İnönü Türkiye'ye döndüğünde 16 ve 19 Ağustos 1923 tarihinde Karabekir'e şunları söylerken yanında da Atatürk vardı:

"Biz Müslüman olarak kalsaydık İngilizler bize istiklal vermeyeceklerdi.

Onun için devrimleri yapmak için şimdiki gücümüzü kullanıp hacıları ve hocaları toptan halletmemiz gerekiyor" demişti..

Lozan'a giderken Türk delegasyonların başında Kalpak veya fes vardı…

Lozan'ın imzalanması aşamalarında ise alayında FÖTR vardı…

Lozan'ın etkilerini şöyle görebiliriz…

İslam kanunlarının tümü devre dışı bırakılırken; Yüzyıllardır savaştığımız Avrupa'dan İdari, Medeni, Ticari ve Ceza kanunlarını ithal ederken; Okullardan din dersleri kademeli olarak sınırlandırılarak En son 1935 tarihinden itibaren din dersleri tamamen yasaklanıyordu…

Son olarak da Lozan'ın nasıl yürürlüğe girdiğini hatırlatalım…

24 Temmuz 1923'de Lozan görüşmeleri biter ve imzalanır…

23 Ağustos 1923'de bizim Meclis'imiz kabul eder…

25 Ağustos 1923'de Yunan Devleti kabul eder…

16 Temmuz 1924'de İngiliz parlamentosu kabul eder.

6 Ağustos 1924'de Cemiyet-i Akvam kabul eder ve tamamen resmiyete geçer…