Bugun...
SON DAKİKA

"İNSANLARI ANDROİDLERE DÖNÜŞTÜŞTÜRECEĞİZ"

 Tarih: 21-09-2021 11:13:00  -   Güncelleme: 21-09-2021 11:14:00
Ebru Genç
Babylon Berlin dizinden bir aforizma, her ne kadar sembol ve ayin ritüelleri ile örtülü olarak anlatılıyorsa da bu dizide 1928-30'lar Almanya'daki Babil (Babylon) - Eski Mısır (Fravunist) ekolün arasındaki mücadele ve iktidar kavgası anlatılmaktadır.
İnsanları androidlere dönüştürmeye yönelik bu aforizma Fravunist ekole aittir.
Almanya ve hatta Berlin'i niye ikiye böldüklerini de anlıyoruz, savaşı Almanya kaybetti ama onu mayın eşeği olarak kullanan FRAVUN'İST ekol kazandı, o yapı aynı şeyi Napolyon ile Fransa'ya yaptı, Fransa kaybetti ama bu yapı kazandı, ha keza aynı şeyi İTC'ciler ile Osmanlıya yapıldı, öyle bir şeytani yapı ki üstüne çöktüğü devletleri kaybettirip, kendisi hep kazanıyor, 1789'dan beri bu böyle hatta daha eskilere de gitmek mümkün ama arada bir kere yenildiler, 14.ncü yüzyılın başlarında Fransa kralı bunları yendi ve büyük üstadlarını Notre Dome De Sion katedralin önünde yakarak idam etti.
Emin olun Roma'yı da bunlar yıkmışlardır, henüz oralara doğru inmedim, hatta Eski Mısır medeniyetini de bunların yıktığı kesin. Çünkü bunlarda şöyle bir HASTALIK var, tüm yapılara hakim olmak istiyorlar, şayet bu olmuyorsa bu kez o yapıya savaş açıp, aradan yüzlerce yıl da geçmiş olsa o yapıyı (devleti/hanedanı) eninde sonunda mutlaka yıkıyorlar, bir kaç kez yazdım, üç darbe ile Fransa Kralı (1789), Osmanlı Padişahı (31 Mart), Rus çarı (1915 Bolşevik darbesi) bu yapı tarafından yıkılmışlardır.
Bu SIZINTI YAPI, Katoliğe sızmak için TAPINAK ŞÖVALYELERİ TARİKATINI kurmuştur, bu tarikat vasıtasıyla Katolikleri (tıpkı Feto'cular gibi) haşhaşilestirmiş ve din sömürüsü ile Katoliklerin iliklerini emerek çok aşırı bir zenginliğe ulaşmıştır, Fransa kralına borç verecek kadar zenginleşmiştir. Haşhaşileştirdiği Katoliklerle haçlı ordusu kurmuş, sayısız savaşlara sebep olmuştur.
Ancak, her ne kader karun gibi zengin olup, katolik halkları din sömürüsü ile hakimiyetleri altında almışlarsa da Fransa kralını kendilerine biat ettirememişlerdir.
Ancak ne var ki Katolik Fransa kralına karşı Katolikliği ANTİ-TEZ yapmaları onlara istedikleri nihayi başarıyı sağlamaya yetmedi, zenginleştiler ama Fransa'yı ellerine geçiremediler, bir de üstüne Fransa kralına yenilmeleri onların belini kırdı, tüm Avrupa'ya dağıldılar ve sönümlendiler, ta ki Prusya kralı 2.nci Frederick'in bunları toparlayıp, masonluğa dahil ermesine kadar. Kral 2.nci Frederic masonluğu 29 dereceden 33 dereceye çıkartan ve ilk 33 ncü dereceden mason olan masonların en büyük üstadlarından biridir, Türkçede karşılığı "Aydınlanmacılar" olan "illuminati"nin kurucusu da bu Frederick'tir, konunun başlığındaki "insanları androidlere dönüştürme" fikri de bunlara aittir, yeri gelmişken ölmüşlere "ışıklar içinde yatsın" demek te esasında bunlara ait bir söz olsa gerek, çünkü kendilerine aydınlanmacılar dediklerine göre ışık da olsa olsa bunların simgesidir, ölmüşler için bu sözü bilmeden kullanan kullanışlı alptallara bunu da bu arada hatırlatmış olalım. Yani bu dilek, bir mason dileğidir.
Fransız kankası ve belli ki masonluktan kardeşi olan Voltaorie ile kafa kafaya vererek Fransız ihtilaline giden yolun taşlarını işte bu kral 2 nci Frederick döşemiştir, ama çok arzuladığı bu ihtilâli göremeden terk-i Dünya eylemiştir.
Konumuz dağıldı, mevzu şu Fravunist yapı 1789'da kadar Avrupalı Avrupalı katolikleri din üzerinden haşhaşileştirmiş ve iliklerini emmiştir, bu konudaki ipliği pazara çıkınca hu kez taktik değiştirerek dine karşı SEKULERİZMİ, LAİKLİĞİ ve CUMHURİYETİ karşı tez olarak kullanma yoluna gitmiştir, bunu da ,1789 darbesiyle hayata geçirmiştir. Ve 1789 Fransız ihtilali ile Dünya hakimiyetine giden yolda çok özenli bir zafer elde etmiştir, 4-5 Asır önce yenildiği Fransa kralından da onu ortadan kaldırarak intikamını almıştır, işte böyle korkunç bi yapıdır bu.
Düne kadar Katoliklik ile haşhaşilestirilenler bu kez taktik değişikliğine giderek bu kez insanların İDEOLOJİLERİ ile haşhaşilestirilen bir döneme geçilmiştir. Sol ve sağ uydurulmuş, Marx denen projeye bu işin ihalesi verilerek, ideoloji üzerinden insanları bölmenin ve kutuplaştırmanın FELSEFİ kitabı yazdırılmıştır.
Sol ya da sağ uydurmaları, ya da ayrımsız torun İdeolojileri ele alırsak bunların insanlığa zerre kadar faydası olmuş mudur? Yoksa tam tersine insanları parçalara ayırarak onları bir biriyle çalıştırma işlevi mi görmüştür, hangisi olmuştur?
.Bu yapı her teze karşı bi ANTİ-TEZ üretir, çoğunlukla TEZİ de ANTİ-TEZİ de kendisi oluşturur ve iki tarafı karşılıklı çatıştırır ve bu yöntemle hedeflerine ulaşır.
Neyse ki insanların ideloji üzerinden kutuplaştırılıp, çalıştırıldığı, PROJE Marx'ın yazmalarindan yola çıkılarak kurulan komünist devletler (soğuk savaş) dönemi sona erdi, insanların dinle haşhaşilestirildiği dönemin sona ermesi gibi, İDELOJİ ile HAŞHAŞİLESTİRME dönemi de nihayet sona erdi, verdi ben bunu genel anlamda söylüyorum zira lokal anlamda haşhaşlliğin devam ettiği vakalar halen mevcut, din alanında Feto'culuğu, ideloji alanında Kemalizm buna örnek gösterebiliriz.
Asırlar boyunca önce dini, daha sonra ideolojiyi amacına giden yolda TEZ ve ANTİ TEZ olarak kullanan FRAVUN'İST yapının elinde kullanabileceği bir şey kalmadı, bu nedenle bu kez başka arayışlara görüşerek FEMİNİZMİ, LGBT'yi, KADINI ve hatta ÇOCUKLARI araç yaparak insanlar arasında yeni ÇATLAKLAR yaratmayı denedi ama olmadı.
Bu vakte kadar insanları ANDROİDLERE de dönüştürmeyi başaramadığına göre bu yapı yenilmiş ve işi bitmiştir, pandemi, orman yangınları ve benzeri gürültü ve kaoslar bu yapının yıkılıyor oluşundan kaynaklanmaktadır, belki 200 hatta 500 yılda bir olacak tarihî bir dönüm noktasına tanıklık etmekteyiz, ama kaç kişi idrak edebiliyor onu bilmiyorum.
NOT - 1 : Geçenlere yine bu konuda uzun bir yazı yazmış, yazının sonunda İTC'nin (değişen TEZ ve ANTİ TEZ gereğince) MUTASYONA uğratılarak FETO'ya dönüştürüldünü, bu savımı desteklemek için de m.armagan gibi Feto'cu ve m.bardakci gibi Atlantikci tarihçiler "Mustafa Kemal'i bile yerden yere vururlar ama GAGAVUZ Enver'e asla toz kondurmazlar" demiştim, Bursa'daki tez Feto'cuların Enver'in devamı oldukları tezini somut bir gerçeği dayandırmamdır.
Ancak söz konusu yazımı (bu yazıyı yorumlar kısmına koyacağım) başka arkadaşlarımın paylaşımından okuyan bazılarının yazımı Atatürk'ü temize çıkarmakta olduğunu söylemişler.
Birincisi konunun Atatürkle uzaktan yakından alakası yokken bir şeyi nasıl uydurdunuz, neyd dayanarak uydurdunuz?
İkincisi Atatürk'ü sevip sevmemeniz beni zerre kadar ilgilendirmiyor, ama Atatürk düşmanlığı ile zehirlenmiş olmanız tarihi de şaşı bakıyorsunuz.
Üçüncüsü Osmanlıyı Atatürk'ün yıktığını zannediyorsunuz, Fravunist yapının taşeronu olarak Osmanlıyı yıkıma götüren BABİL'e savaşı da Enver değil, Atatürk açmış olmalı, halen bu gerçeğe ulaşamadınız, bu gerçeğe ulaşmayı başaramadığınız için Fravunist İTC'nin yazdığı yakan tarih bir türlü yıkılamıyor, yikilamadigi için halen Enverle Atatürk'ün ne olup ne olmadıklarını öğrenemediniz, mesala biri niye kaçtı biri niye kaçmadı eminim bu farkı dahi bilmiyorsunuzdur?
Dördüncüsü Devlet Ebed Müddet uğruna baldıran zehiri içme pahasına Mustafa Kemal'e görev tevdi eden Sultan VAHDETTİN'i de hiç anlamamış ve anlama zahmetine dahi girmemişsiniz, misal Sultan Vahdettin kendisini makamından eden ve sürgüne gönderen Mustafa Kemal aleyhinde neden tek söz sarf etmemiş, hatta hiç bir hanedan üyesi neden Mustafa Kemal aleyhinde tek söz etmemişler? Ben bunu tek bir şeye yoruyorum Mustafa Kemal kendisine verilen görevi icra etmiştir, yoksa sürgüne gönderilen Sultan'ın "Mustafa Kemal bana ihanet etti" demesi çok.mu zordu? Neden demedi? Siz daha iyi bilirsiniz z bizi de bilgilendirin lütfen.
Beşincisi ve en önemlisi sizi bir şeyle ZEHİRLEMİŞLERSE söz konusu Fravunist yapı sizi de bir TEZ'in ANTİ-TEZİ haline getirmiştir, bir çeşit İdeolojik haşhaşilik olan KEMALİZM tez, siz de bunun anti tez'isiniz, ve her an kafa kafaya vuruşturulma potansiyeline sahipsiniz ve bundan tek kazanan söz konusu yapı olacaktır. Size tavsiyem derhal bu anti-tez olma durumundan çıkmanızdır, bu da ancak içinizdeki zehiden kurtularak olabilecek bir şeydir.
NOT - 2 : Not-1 'de yaptığım açıklamaların benim yazmakta olduğum konuyla alakası yoktur, bu açıklama her şeyden mesnetsiz bir şekilde, orantısız ve gereksiz bir Atatürk düşmanlığı yapanlara ZORUNLU bir açıklamadır, sizin ATATÜRK DÜŞMANISINIZ diye ben OBJEKTİF değerlendirme yapamayacak mıyım? analizlerimi sizin düşmanlığınıza ters düşmeyecek şekilde mi yapmalıyım? bu nasıl bir mantıktır? düşmanca yapılan analizlerden doğru sonuçlar çıkmaz, bu bakış açısının Kemalistlerin bakış açısıyla bir farkı yok, biri biatçı, diğeri düşmanca ikisi de tersten birbirini tamamlıyor, biri TEZ olarak, diğeri ANTİ TEZ olarak aynı merkeze hizmet ediyor.
NOT - 3 : En nihayet asıl mevzuya dönersek benim iddiam nedir? Fetocuların ve Atlantikcilerin Enver'e toz kondurmadıklarına dair değil mi hepsi bu, şayet benim bu tezimi çürütmek istyorsanız size düşen şey "hayır kardeşim öyle değil bak Feto'cular da Enver'i eleştiriyorlar, aha bu da belgesi bak şunlar şunlar eleştirmişler" dersiniz ve varsa belgelerini koyar benim tezimi çürütürsünüz, mevzu bu, ama buradan nasıl bir mantıkla "Atatürk'ü temize çıkartma" mevzusu çıkartınız gerçekten çok merak ettim, "DÜŞMANLIK" virüsünü kapan zihinler okuduklarını da anlayamıyorlar, o virüs idrak yollarında tıkanmaya yol açıyor, işte bu şekilde teze karşı anti teze dönüştürülüp kullanışlı hale getiriyorlar, bu da insanın zayıf ve zaaflı tarafı, Fravunist yapı insanların bu zaaflı ve zayıf taraflarını kullanmasını çok iyi biliyor, onları TEZ ve KARŞI TEZ'LERE dönüştürüyor, kafa kafaya tokuşturup, aradan sıyrılıyor, bu işin uzmanı ve ustası, çünkü bunu beş bin yıldır yapiyor, çayın taşı ile çayın kuşunu vuruyor.
.
(Bu arkadaşların bu yazıyı da anlayacaklarını sanmıyorum, düşmanlık onları kör etmiş zira, yine de yazdık zaman ve enerji kaybı olduğunu bile bile, gereksiz zaman kaybı işte)
  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUKARI